Bir zamanlar dünyanın dört bir yanından milyonlarca insanın hayalini süsleyen Amerikan Rüyası, bugün bizzat Amerikalılar tarafından yeniden tanımlanıyor. Son yıllarda Amerikan vatandaşları arasında “yurt dışında yaşamak” fikri, Los Angeles’taki son durum ve patlak veren kriz sonrası hiç olmadığı kadar dikkat çekiyor. Yaşam maliyetlerinin yükselmesi, toplumsal huzursuzluklar, politik belirsizlikler ve bireysel güvenlik kaygıları; yüksek net değerli bireylerin yalnızca yatırımlarını değil, yaşamlarını da coğrafi olarak çeşitlendirmeye itiyor. Bu dönüşüm, “bir ülkeye bağlı kalmadan yaşama hakkı” fikrini ön plana çıkarırken, yatırım yoluyla ikamet ve vatandaşlık programlarını yeni nesil “plan B stratejisi” haline getiriyor.
Özellikle ABD vatandaşlarının Portekiz, Yunanistan ve Malta gibi Golden Visa programlarına gösterdiği artan ilgi, bu küresel dönüşümün yalnızca ekonomik değil, psikolojik ve sosyal bir boyutu olduğunu da ortaya koyuyor. Artan göç aramaları, yurtdışı mülk yatırımları ve ikinci pasaport başvurularındaki yükseliş; artık yatırımın sadece getiriden değil, istikrar ve seçenek arayışından da beslendiğini gösteriyor.
Los Angeles’ta Son Durum: Neler Oldu?
- 6 Haziran 2025’te Los Angeles’ta başlayan protestolar, federal göçmenlik baskınlarıyla alevlendi.
- ICE tarafından düzenlenen operasyonlarda çok sayıda kişi gözaltına alınırken, halk sokaklara döküldü.
- Gösteriler kısa sürede büyüyerek şehrin farklı noktalarına yayıldı; polis ve federal kuvvetlerin sert müdahaleleriyle tansiyon yükseldi.
- Trump yönetiminin, eyaletin itirazına rağmen binlerce Ulusal Muhafız ve Deniz Piyadesi göndermesi protestoları tırmandırdı.
- Sokağa çıkma yasakları ilan edilirken yüzlerce kişi gözaltına alındı, gazeteciler yaralandı, bazı bölgelerde yağmalama ve kundaklama olayları yaşandı.
- Gelişmeler, yalnızca güvenlik değil aynı zamanda anayasal yetki tartışmalarını da beraberinde getirdi.
Güvenlik ve Yaşam Kalitesi Endişeleri
ICE tarafından Los Angeles genelinde iş yerlerine ve depolara yönelik gerçekleştirilen federal göçmenlik baskınları, bu ay başında büyük çaplı ve zaman zaman şiddetli protestoları tetikledi. Bu olaylar üzerine Ulusal Muhafızlar ve Deniz Piyadeleri şehir merkezine konuşlandırıldı.
Silahlı federal güçlerin büyük Amerikan şehirlerinde sokaklara inmesi, insanların güvenlik algısını ciddi şekilde zedeliyor. Bu durumun ekonomik yansımaları da hızlıca görüldü; turizmde düşüş ve iş hayatında aksaklıklar anında raporlandı .
Melekler Şehri Protestoların Gölgesinde: Turizmde Keskin Bir Düşüş
Turizm büyük darbe aldı. SFGate’e göre, Downtown Los Angeles’taki otel rezervasyonlarında, özellikle planlanan Dodgers-Giants beyzbol serisi etrafında, ciddi lojistik sorunlar nedeniyle yaygın iptaller yaşandı.
Reuters: Los Angeles Turizmi Baskı Altında
Reuters’a göre, yoğun göçmenlik protestolarının Ulusal Muhafızların görevlendirilmesine yol açmasıyla birlikte Los Angeles turizmi ciddi baskı altında. Kanada, Brezilya ve Meksika’dan gelen turistler için acil seyahat uyarısı yayınlandı. Şimdilik Los Angeles, baskı altında olsa da hâlâ dinamik ve küresel olarak sevilen bir şehir olma özelliğini koruyor. Her zamanki enerjisi, yaratıcılığı ve cazibesi kaybolmamış olsa da, artan duman ve gerilim nedeniyle bunları fark etmek artık daha zor.
Havayolları, oteller ve uluslararası tur operatörleri duruma uyum sağlamak için düzenlemeler yapıyor. Şehrin sokaklarına yeniden huzur ve netlik gelene kadar, Los Angeles turizmi bir dönüm noktasında bulunuyor.
Visit California, 2025 yılında eyaleti ziyaret eden toplam turist sayısında %1 oranında bir düşüş, uluslararası ziyaretçi sayısında ise %9,2 oranında azalma beklediğini bildirdi. NBC Los Angeles, Los Angeles Turizm ve Kongre Kurulu’nun, bir önceki yıla kıyasla uluslararası turist sayısında %25 ila %30 arasında bir düşüş öngördüğünü aktardı.
The Wall Street Journal’a göre, Downtown bölgesindeki birçok işletme -restoranlar, mağazalar ve küçük işletmeler dahil-protestolarla bağlantılı kesintiler nedeniyle satışlarında %80’e varan düşüş yaşadı ve bazıları kapanma noktasına geldi.
Buna ek olarak, CBS News, belgesiz göçmn topluluklarındaki korkunun bazı sektörlerde ciddi iş gücü kayıplarına yol açtığını ve bunun yerel ekonomik faaliyeti daha da yavaşlattığını bildirdi.
ABD’li Göç Etmek İsteyenlerin Oranı ve Motivasyonları
Kaynak: Fast Company
Tercih Edilen Ülkeler ve Yatırım Göçü Programları
Source: TalkResearch
Amerikalıların Artan Yurtdışı Göç İlgisi: Verilerle Desteklenen Bir Eğilim
Arama Motoru Trendleri: Dijital Göç Sinyalleri
2023-2024 döneminde “How to move abroad from the US”, “second citizenship”, “Golden Visa” gibi anahtar kelimelerde (Amerika lokasyonlu arama sonuçlarında) kayda değer bir artış gözlemlendi. Google Trends verileri bu kelimelerde %30-45 arasında artış gösterirken, Newsweek gibi yayınlarda da siyasi ve toplumsal belirsizliklerle paralel olarak göç aramalarındaki sıçramaya dikkat çekiliyor. Bu dijital eğilim, Amerikalıların alternatif vatandaşlık ve ikamet seçeneklerine dair bilinçli bir keşif süreci içinde olduklarını gösteriyor
- “Plan A”
- Verilerimize göre, 2023 ile 2024 yılları arasında göç etmeyi “Plan A” olarak değerlendiren bireylerden gelen başvurularda %55’lik bir artış yaşandı.
- Amerikalılar arasında alternatif vatandaşlık ve oturum seçeneklerini keşfetme eğilimi
- Bu dijital göstergeler, Amerikalıların alternatif vatandaşlık ve oturum hakkı seçeneklerini bilinçli bir şekilde araştırdıklarını ortaya koyuyor.
USCIS ve Emlak Verileri: Portföy Çeşitliliğinden Coğrafi Dağılıma
Yüksek net değerli bireyler (HNWI’lar), yalnızca finansal değil coğrafi risklerini de yaymak amacıyla Avrupa’daki gayrimenkul yatırımlarına yöneliyor. Özellikle Portekiz, Yunanistan ve Malta gibi ülkelerdeki mülk alım süreçlerinde artış görülüyor. WWR 2024 raporuna göre, ABD’li HNW bireylerin varlıkları 2023’te %7,4 oranında büyürken, bu artışın önemli bir kısmı gayrimenkul ve alternatif ikamet planlamalarına yönlendirildi (WWR 2024, s. 9).
Eğitim ve Çocuk Odaklı Göç Trendleri
Artık birçok Amerikalı yatırımcı, yalnızca kendisi için değil çocuklarının geleceği için de plan yapıyor. Avrupa Birliği ülkelerinde ikamet elde eden bireyler, çocuklarının bu ülkelerde devlet destekli üniversite sistemine katılabilmesini sağlayabiliyor. Özellikle AB eğitim sistemine erişim imkanı, Golden Visa başvurularında öne çıkan faktörlerden biri…
ABD Pasaportuna Sahip Kişiler İçin Golden Visa’nın Stratejik Rolü
Vize Kolaylığına Rağmen Neden Golden Visa?
Amerikalılar birçok ülkeye vizesiz erişim sağlayabiliyor olsa da, Golden Visa programları yatırımcılar için çok daha kapsamlı avantajlar sunuyor. Bunlar arasında vergi planlaması, miras yönetimi, alternatif ikamet hakkı ve hukuki güvence gibi unsurlar yer alıyor. Yüksek varlık sahibi bireyler servetlerini birçok bölgede yönettiklerinden daha esnek ve çok merkezli ikamet modellerine ihtiyaç duyuyorlar.
AB'de Mülk Edinme ve Eğitim Altyapısı
Golden Visa programları sayesinde yatırım yoluyla ikamet elde eden Amerikalılar, çocuklarına AB içinde üniversite başvurusu ve sosyal haklara erişim gibi önemli avantajlar sağlayabiliyor.
ABD Pasaportu "Yeterli" Ama "Esnek Değil"
ABD vatandaşları, doğrudan küresel gelir vergisine tabi olmaları ve sıkı mali denetim süreçleri nedeniyle, daha esnek ikamet ve vergi rejimlerine sahip ülkelere yöneliyor.
Golden Visa Programlarının Sağladığı “Güvenli Liman” Algısı
Sosyal Dalgalanmalara Karşı Koruma Kalkanı
Los Angeles gibi metropollerde yaşanan protesto ve krizler, yatırımcıların “tek ülkeye bağlı yaşamanın” potansiyel risklerini yeniden düşünmelerine neden oluyor. Varlıklı bireyler yaklaşan seçimler, ekonomi politikalarında belirsizlik ve enflasyon riskleri gibi unsurlara karşı coğrafi çeşitlilik yoluyla direnç inşa etme eğilimindeler.
Hem Ekonomik Hem Psikolojik Güvenlik
Golden Visa programları yatırımcılara yalnızca ekonomik avantajlar sunmakla kalmıyor; aynı zamanda aile güvenliği, huzur ve yaşam kalitesi gibi psikolojik kazanımlarla da öne çıkıyor. Yatırımcılar artık sadece finansal performans değil; “davranışsal rehberlik” ve duygusal güvence talep ediyor.
Avrupa’daki İstikrar Avantajı
Portekiz, Malta, Yunanistan gibi Golden Visa sunan ülkeler, politik istikrar, düşük suç oranları ve kaliteli kamu hizmetleri ile güvenli liman olarak değerlendiriliyor. Avrupa’daki HNW varlık büyümesi, turizm, lüks tüketim ve istikrarlı kamu politikaları sayesinde gerçekleşiyor. Bu durum, söz konusu ülkeleri yatırım odaklı göç için cazip hale getiriyor.
Yatırım Artık Sadece Getiriyle İlgili Değil, Güvenlik ve İç Huzurla İlgili
Los Angeles’ta yaşanan son toplumsal huzursuzluk yalnızca yerel bir kriz değil; bu durum, yüksek gelirli bireylerin ve ailelerin uzun vadeli yaşam planlamasına yaklaşımında daha geniş çaplı bir kırılma noktasını yansıtıyor. Bir zamanlar küresel hareketlilik için en güçlü araç olarak görülen Amerikan pasaportu, artık tek başına yeterli sayılmıyor. Günümüzde yasal, coğrafi ve psikolojik esneklik, yeni güvenlik para birimi haline geliyor.
Bu bağlamda yatırım yoluyla göç programları -ister oturum ister vatandaşlık yoluyla olsun- artık yalnızca finansal kazanç aracı değil, aynı zamanda yaşam kalitesini koruma adına stratejik birer araç olarak öne çıkıyor. Uluslararası gayrimenkul yatırımlarındaki artış, eğitim odaklı göç tercihleri ve vergi açısından avantajlı ülkelere yönelme eğilimleri, bu dönüşümün hem verilerle hem de gerçek davranışlarla doğrulandığını gösteriyor.
Birçok Amerikalı için Golden Visa artık sadece “yedek pasaport” değil; riski azaltan, küresel erişimi mümkün kılan ve bireylere hem bugünün belirsizliklerine karşı hem de yarının fırsatlarına yönelik kontrol duygusunu geri veren yepyeni bir yaşam yolu anlamına geliyor.